- 02
- Kasım
Aşılama Tedavisi Nasıl Uygulanır?
Tüp bebek tedavisi
Günümüzde normal yollardan çocuk sahibi olamama durumu giderek artarken, bu olumsuzluğa paralel olarak tüp bebek tedavi yöntemlerinin başarısı da artış göstermektedir. Tedavi yöntemleri her geçen gün çiftleri mutlu edecek şekilde yeni uygulamalarıyla karşılamaktadır.
Stresli yaşam koşulları, dengesiz beslenme ve cinsel yaşam, kadın ve erkek kısırlığının giderek artmasına neden olmaktadır. Ayrıca kalıtsal hastalıklarda başarısızlığı sağlamaktadır.
Normal yollardan çocuk sahibi olamayan çiftlerin sorunları farklılık gösterse de, bu tedaviye yönelme amaçları aynıdır. Çiftler tedaviye başlamadan önce en az bir yıl boyunca korunmasız düzenli cinsel ilişki sonucunda gebeliği sağlayamazlarsa bu tedaviye yönelmelidirler.
Çiftlerin çocuk sahibi olamama durumunu kısırlık adı altında toplayabiliriz. Birçok faktör sebep olabilir. İster kadın ister erkek olsun tedaviye başlamadan önce belli testler uygulanarak sorunlar tespit edilir. Tespit sonucunda uygulama yöntemleri belirlenerek tedaviye başlanır.
Bazı hastalar ağır bazıları ise biraz daha hafif tedaviye ihtiyaç duyarlar. Bu tür durumlarda birçok yöntem mevcuttur. Hafif kısırlık yaşayan çiftlere uygulanan basit aşılama yöntemi ile gebelik sağlanabilmektedir.
Aşılama nedir?
Aşılama yöntemi uzun bir süre gebe kalmaya çalışmış fakat başarılı olamamış kadınlara uygulanan oldukça basit bir yöntemdir. Baba adayından alınan spermleri, kadın üreme sistemi içine, cinsel ilişki dışında herhangi bir yöntem ile enjekte etme işlemidir.
Basitçe sperm hücrelerinin alınarak yöntemin çeşidine göre vajinaya veya rahmin içine bırakılması ile uygulanan aşılama işlemi sonucunda gebe kalma ihtimali % 20’ye kadar artış gösterebilmektedir.
Aşılamada uygulanan spermin yıkanması işlemi etkiyi artırır. Yıkanmış yani bir takım kimyasal maddeler ile muamele edilmiş meni yine özel kanüller ve enjektörler yardımıyla direkt olarak rahim içine verilir.
Aşılama ( IUI ) hangi hastalarda uygulanır?
- Düşük sperm sayı veya hareketlilik oranı olan erkeklerde,
- Açıklanamayan İnfertilite yani kısırlık vakalarında,
- Servikal mukus problemleri olanlarda,
- Rahim ağzının ( Serviksin ) anatomik problemleri olan anne adaylarında,
- Sperme karşı antikor varlığında, ( İmmünolojik İnfertilite )
- Anne adayında yumurtlamanın olmaması veya yetersiz olması durumunda,
- Cinsel işlev bozukluklarında tercih edilen bir yöntemdir.
Aşılama için gerekli, erkeğe yapılan testler
- Sistemik ve lokal fizik muayene
- Semen analizi
- Sperm sayısı ve hareketliliği
- Detaylı morfolojik değerlendirme
- Yıkama sonrası sperm değerleri
- İleri tetkikler
- Serolojik testler
- MAR testi
- Hormon profili
Aşılama için gerekli, kadına yapılan testler
- Sistemik ve lokal fizik muayene
- Tubal geçişin saptanması için ( HSG, laparaskopi )
- Hormon profili
- FSH, LH ( Âdetin 2 ila 4. günü arasında )
- Prolaktin
- TSH
- Progesteron ( Âdetin 21. Günü ) uygulanır.
Aşılama yönteminin avantajları
Aşılama yöntemi ideal koşullarda yumurtlamanın sağlandığı gün spermlerin özel yöntemlerle hızlandırılıp, plastik bir kanül aracılığı ile rahmin içine bırakılması işlemidir. Yöntemin avantajı olabildiğince çok sayıda ve hareketli spermin yeni atılmış ve tüpler tarafından yakalanmış yumurtaya olabildiğince yakın mesafeye bırakılmasıdır. Mikroskobik bir canlı olan sperm bu yöntemle yaklaşık 10- 12 cm kazanır, vajinanın asit ortamını, rahim ağzı mukus tıkacını ve rahmin içinde tüplere doğru çıkması gereken yolu atlamış olur. Önünde sadece içindeki hareketli tüycükler yardımı ile sperm ve yumurtayı birleştirmek için en uygun ortam olan tüpler kalmıştır. Aşılama tedavisi öncesinde özel ilaç tedavileri uygulanarak yumurtlaması sayı ve kalite olarak arttırılan bayana yumurtacıklar yaklaşık 20 mm boyuna ulaştığında yumurta çatlatma iğnesi verilir. Bu iğneden ortalama 24-36 saat sonra aşılama işlemi için en uygun dönemdir.
Aşılama nasıl uygulanır?
- Aşılama kararı vermeden önce çiftin her ikisinin de infertilite yani kısırlık açısından bütün tetkikleri yapılır. Eğer ovulasyon indüksiyonu ( Yumurtalıkların uyarılması ) yapılacaksa uygun ilaçlarla desteklenerek ve seri ultrasonografilerle yumurta hücresi gelişimi saptanmalıdır. Bu hücre ya da hücreler yeterli boyuta ulaştığında çatlatma iğnesi yapılmalı.
- İdeal olarak bu iğneden 32 – 36 saat sonra aşılamanın ( inseminasyon ) yapılması önerilir. Eğer gerek görülürse ultrason takipleri esnasında kanda östrojen değerlerine bakılabilir.
- OHSS sendromu ( yumurtalıkların aşırı uyarılması ) yaşanması ya da oluşma şüphesi uyandırsa tedaviye ara verilebilir.
- Aşılama gününden önce en az 3 gün süreyle erkek herhangi bir şekilde cinsel ilişkiye girmemiş ve boşalmamış olmalıdır. İşlem günü erkek klinikte semen örneği verir. Bunun için tercih edilmesi gereken yöntem mastürbasyondur.
- Mastürbasyon esnasında kayganlaştırıcı vb. maddelerin kullanılması sperm kalitesini bozabileceğinden bu konuya dikkat edilir. Elde edilen semen örneği belirli kimyasal maddelerle işlemden geçirilip hazırlandıktan sonra ( yıkama ), aşılamaya ( inseminasyona ) hazır hale getirilir. Kadın jinekolojik muayene pozisyonunda uzanır. Spekulum takılır, serum fizyolojik ile temizlik yapıldıktan sonra uygun katater rahim ağzından, rahim içine ilerletilir. Enjektöre çekilmiş olan semen yavaş ve dikkatli bir şekilde bu katater vasıtasıyla rahim içine verilir. Daha sonra katater ve spekulum çıkartılır. Bir miktar semenin dışarıya geri gelmesi normaldir.
- Aşılama ( inseminasyon ) kesinlikle ağrılı bir işlem değildir. İşlemden sonra kadın 10 – 15 dakika kadar uzanır ve daha sonra normal hayatına dönebilir. Zorunda olmamakla birlikte hastaya progesteron desteği verilebilir. Aşılamadan sonraki ilk 24- 48 saat ağır fiziksel aktiviteden kaçınılması tedavi açısında önemlidir. Ancak yatak istirahati gerekli değildir.
- Aşılama sonrası 2 hafta içinde adet görülmez ise gebelik testi yapılır. Testin pozitif olması sonucunda uygun şekilde gebelik takiplerine başlanır. Negatif olması durumunda kadının adet kanamasının 3. günü yeni bir deneme için ilk ultrason incelemesine çağırılır.
Aşılama başarı oranları
Aşılama, kısırlık (infertilite) nedenine bağlı olarak normal ilişkiye oranla % 5- 20 artış sağlayabilir. Şans uygulama sayısı arttıkça biraz daha artar. Teorik olarak bir sınır olmamakla birlikte 6 – 7 seferden fazla denenmemesinin pek faydası olmadığından gerek duyulmamaktadır.
Eğer yaş faktörü ve kısırlık ( İnfertilite ) süresi artarsa, aşılama denenmeden direkt tüp bebek ve mikroenjeksiyona geçilebilir.